İlkokul çağlarında neredeyse her hafta, en kötü ihtimalle iki haftada bir görüştüğümüz kuzenlerimle meğer ne kadar uzun zamandır görüşmez olduğumuzu farkettiğimde arayı daha fazla açmadan hepsini çaya davet ettim ve bu sefer de az ve öz hazırlık yaptım.
Belki dikkatinizi çekmiştir, artık çay masasında önce tuzluları servis ediyorum, tatlı servisini ise tuzluları kaldırdıktan sonra yapıyorum. Bu yüzden ağlayan pasta fotoğraflarda yok.
Patates salatası bence böreğin en güzel eşlikçisi.
Peynirli börek: 3 yufkanın her birini sekiz üçgen parçaya böldüm. İki üçgen parçanın arasına yoğurt, sıvıyağ ve biraz suyu karıştırdığım harçtan sürdüm. Üstteki parçanın üzerine ufalanmış peynir koyup yufkayı geniş sigara böreği şeklinde sardım. Yağlı kağıt serili fırın tepsisine börekleri dizip üzerlerine 1 yumurta sarısı sürdüm. 175' fırında böreklerin üzeri kızarıncaya kadar fırınladım.
Bugüne kadar yaptığım en iyi mercimek köftesi oldu. Aslında tarif aynı tarif ama bu seferki daha bir güzel oldu, belki mercimeği düdüklü tencerede haşlayıp bulgurla beraber yine düdüklüde dinlendirdiğimdendir. Pelin'ciğimde gördüğümden beri mercimek köftesini hep bu şekilde yuvarlayarak yapar oldum.
Düdüklü tencere demişken.. Mutfakta olmazsa olmazım düdüklü tencerem. 10 dk.da nohut, 6 dk. da sebze pişirdikten sonra daha ne isterim? Hem de tencerede pişenlerden çok daha lezzetli olunca..
Peki, sizin mutfakta vazgeçilmeziniz ne?