Yeni yılınızı canımaplam'ın bana yolladığı ikinci kartla kutlamak istedim.. Hayatınızdan sağlık ve huzur, sofranızdan bereket eksik olmasın, sevdikleriniz hep yanınızda olsun!
Not: Sevgili Nunu'ya ve tüm hastalara acil şifalar diliyorum..
Yılın ilk karı dün düşmüşken canım hep sıcak şeyler yiyip içmek istiyor.. Bu yüzden patates salatasını bile buzdolabına sokmadan ılık ılık yedim, bence soğuk halinden çok daha güzel!4-5 patatesi yıkayıp kabuklarını soydum, kuşbaşı kestim. Üzerlerini geçecek kadar su ve biraz da tuz ekleyip düdüklü tencerede 5-6 dk. haşladım. Haşlama esnasında salatanın diğer malzemelerini hazırladım: yeşil soğanları ve maydanozları ince ince kıydım, 1 limonu sıktım ve sumağı hazır ettim. Haşlanan patateslerin suyunu süzüp servis kasesine aldım. Zeytinyağ ve limonu üzerine gezdirip soğan ve maydanoz karışımını ekledim. Patatesleri ezmeden salatayı karıştırdım ve üzerine sumak serptim.Not: Mevsim itibarıyla domates ve salatalık almamaya özen gösteriyorum, bu yüzden salataya ilave etmedim..Afiyet olsun!
Bol limonlu olduğunda çok sevdiğim bir zeytinyağlıdır pırasa.. Yılbaşı sofranız için de bir alternatif olabilir..
Malzemeler:
1 kg. pırasa
1 kuru soğan
2 havuç
1 yemek kaşığı pirinç
1/2 çay bardağı su
zeytinyağı
tuz
3-4 adet küp şeker
1 adet limon
Pırasaların dış kabuklarını soyup yıkadıktan sonra verev kesin. Soğanı rendeleyip çok az sıvıyağda pembeleşinceye kadar kavurun. Pırasa ve diğer malzemeleri de ekleyip düdüklüde 7-8 dk. pişirin. Piştikten sonra pırasayı servis tabağına alın ve üzerine zeytinyağı gezdirip demlenmesi için kapağını kapatın. Soğuduktan sonra buzdolabında dinlendirin (mümkünse 1 gece) ve limon sıkarak servis edin.
Afiyet olsun!
Sevgili Pelin'in güzel tariflerinden birini daha denedim: tarçınlı havuçlu kek.. Yumuşacık ve nefis bir kek çıktı ortaya, hele de pişerken eve yayılan tarçın kokusu yok mu... Orjinal tariften farklı olarak kekin tadını daha iyi alabilmek için krema kullanmadım. İkinci yapışımda kremalı deneyeceğim..
Malzemeler:
3 yumurta
2 küçük çay bardağı şeker
1 su bardağı un
2 orta boy havuç rendesi
1 tatlı kaşığı tarçın
1 çay bardağı dövülmüş ceviz
1 paket kabartma tozu
1 çay bardağı damla çikolata
Yumurta ve şekeri köpürene kadar mikserde çırpın. Un, tarçın ve kabartma tozunu harmanlayıp yumurtalı karışıma ekleyin ve kaşıkla karıştırın. Havucu, cevizi ve çikolatayı da ilave edip önceden 180' de ısıtılmış fırında 30 dk. pişirin.
Afiyet olsun!
Not: Pelin'cim bu nefis tarif için çok teşekkürler!
Betül'cüm garip hallerimi merak etmiş, beni sobelemiş.. Cevapları bulmak epey zaman aldı, ama işte aklıma gelenler:
Uyum takıntım vardır.. Çamaşır asarken mandal rengine çok dikkat ederim, her parçayı aynı renkte iki mandalla asarım.. (anneciğim kulakların çınlasın..)
Ayrıca kıyafetlerimin ve ev eşyalarının da renkleri uyumlu olmalıdır. Örneğin, mutfaktaki elektrikli aletlerin hepsi aynı renktir.. Ya da sofra kurarken kullanacağım tabak, çatal bıçak, masa örtüsü hem renk hem de tarz olarak uyumlu olmalıdır.
Lavaboda su damlası görmeye tahammül edemem, tiksinirim.
Sokak kapısı eşiği konusunda çok hassasımdır! Ayakkabıyla, terlikle ya da çorapla eşiğe basılmasına tahammül edemem (eşiğin ötesine ayakkabıyla geçilmesi konusuna değinmiyorum bile..)
Belirsizlik beni çok rahatsız eder, plan ve program olmadığında huzursuz olurum.
Böcek görsem kaşınırım.
Ev dağınıksa ya da tertemiz değilse içim rahat etmez, aklım takılı olur..
Ben de garip hallerini merak ettiğim Pelin, Pelin, Ayşe ve Neval'i mimliyorum..
Güneş yüzünü gösterse de havalar, malum, çok soğuk.. Hal böyle olunca da mutfakta yapılacak en güzel şey bir tencere çorba oluyor, hele de akşam yemeğinden az evvel pişirilmiş taze bir çorba işten yorgun dönenlere birebir.. Emine Beder'e ait orjinal tarif şöyle..Malzemeler:
1/2 su bardağı kırmızı mercimek
1 kahve fincanı bulgur
1 orta boy soğan
5-6 su bardağı et suyu ya da su (ben biraz daha fazla miktarda sıcak su kullandım)1/4 limon suyu (ben ekşi sevdiğimden 1 limonun tamamını kullandım)
tuz
Terbiyesi için:
2 çorba kaşığı tereyağı
1 çorba kaşığı salça
nane
kırmızıbiber
2 çorba kaşığı un (tepeleme)
Mercimek ve bulgurları yıkayıp tencereye alın. Küp küp doğradığınız soğanı, suyu ve tuzu da ekleyip mercimek ve bulgurlar iyice yumuşayana kadar orta ateşte pişirin. Tavada tereyağını eritip unu ekleyin ve sararıncaya kadar kavurun. Salçayı, nane ve kırmızıbiberi de ekleyin, 1/2 dk. daha kavurun. Çorbanın suyundan 1-2 kepçe unlu karışıma ekleyip karıştırın, pürüzsüz bir kıvama gelsin. Bu terbiyeyi azar azar ve karıştırarak çorbaya ilave edin. Bir taşım daha kaynatın, limonu da ekleyip çorbayı sıcak servis edin.
Afiyet olsun!
Hepinize sevdiklerinizle beraber geçireceğiniz güzel bir bayram diliyorum..
Balığı çok sevsem de pişerken eve yayılan ve çok zor çıkan kokusu sebebiyle fazla sık yapmam (ya da temizlik gününden bir gün evvel yaparım).. Fakat yakın zamanda annemden öyle bir tarif öğrendim ki, hem pratik hem de benim gibi "huylu"lar için ideal..
Malzemeler:
1 kg. hamsi
mısır unu
1 çorba kaşığı sıvıyağ
Kılçıkları ve kafaları ayıklanmış, yıkanmış ve süzdürülmüş hamsileri ikişer ikişer sırt kısımları dışa gelecek şekilde birbirine kapatın. Mısır ununa bulayıp yağladığınız yuvarlak teflon tavaya dip dibe dizin. Orta ateşte bir yüzü kızarınca -ortalama 5-6 dk- tavanın üzerine düz bir tabak kapatarak tavayı ters çevirin ve diğer yüzünü de kızarıncaya kadar pişirin. Yanında da bol salata ile sıcak servis edin..
Afiyet olsun!
Cumartesi akşamı çaya gelen misafirlerimiz için ikinci defa Pelin'in patatesli tuzlu kekini yaptım.. Geçen sefer hamuru döktüğüm borcam büyük geldiği için kek fazla kabarmamıştı, bu yüzden ikinci denememde baton kek kalıbı kullandım ve sonuçtan memnun kaldım. Siz de denemek isterseniz ya orta boy borcam ya da baton kek kalıbı kullanabilirsiniz..
Afiyet olsun!